Orhan Veli’nin cenazesinin geçtiği Cağaloğlu’nda yayınevleri bir bir taşınıyor

Türk şiirinin usta isimlerinden olan Orhan Veli Kanık henüz genç denilebilecek yaşta öldüğünde cenazesi Cağaloğlu’nda geçti. Bir şairin cenazesinin geçtiğini gören esnaf kepenk kapattı. Çünkü bir şair öldüğünde her şey bitmiş demektir. Cağaloğlu, Türkiye yayınevlerinin, kitapların uğrak noktasıdır eskiden beridir. Orası Babıali yokuşudur; kimler geldi, kimler geçti…

Ahmet Hamdi Tanpınar elinde yeni roman taslağıyla o yokuşu çıkarken görebilirsiniz. Gazetecilerin mesai bitiminden sonra bir kahve köşesinde kahve içip, entelektüel sohbetler ettiğini de görebilirsiniz.

Ya da basında ve yayın dünyasında dönen dedikodulara da kulak verebilirsiniz. Cağaloğlu böyle bir yerdir. Öteden beri bütün yayınevlerinin bir arada olduğu, yazar ve okur buluşmalarının yegane adresiydi Cağaloğlu…

Taşınan yayınevleri…

Bütün bunlardan geriye ne yazık ki eser kalmadı. Çünkü yayınevleri bir bir taşınıyor. Son zamanlarda turistik bir yer haline gelen Cağaloğlu’nun eski cazibesi maalesef kalmadı.

Cağaloğlu’na gittiğinizde sizi Arapça tabelalar ve bol bol kebap kokan sokaklar, caddeler karşılıyor. Tek tük kalan butik yayınevleri de kendilerine yeni yerler bakıyorlar.

Türkiye’nin köklü yayınevlerinden olan Tekin Yayınevi Üsküdar’a taşınırken, Everest Yayınları da Küçükçekmece’de kendine yer bakıyor. Timaş Yayınları’nın da aynı arayış içerisinde olduğunu belirtmek gerekiyor.

İnsanın içini acıtan tablo

Ne oldu da Cağaloğlu bu hale geldi? Her köşe başında bir kitapçı görebilirdiniz, ya da bir yazarın imza ve söyleşisine de denk gelebilirdiniz. Cağaloğlu’nun daha çok kar hırsı, sırf turistlere hitap eden bir yer haline gelmesi insanın içini acıtıyor.

Kitap sayfası için iletişim:

[email protected]